“5 Ağustos 1989 Ankara doğumluyum. Yirmi sekiz senedir işler umduğum gibi gitmiyor; ama yine de iyi ki doğdum. Bu fırsat insanın ayağına kaç kere gelir? Cübbe, stetoskop veya T cetveliyle yapılabilecekler sınırlıdır. Fakat un için sayısız olasılık var; o sebeple ev hanımıyım. Kışın yazlıkları, yazın kışlıkları hurçta, bezelyeleri buzlukta saklarım. Yes veya no gibi şeyleri yok sayamayacağımız için, gönül rahatlığıyla İngilizcem var diyebilirim. Fakat diğer dillere anlam veremiyorum. Bu kadar dille ne yapmaya çalışıyorsunuz?”
Ceylan Taş, ev hanımlığı, annelik, evlilik, komşuluk deneyimlerini kendine özgü diliyle paylaştığı
İyiyim Oturuyorum adlı kitabı 4. Baskısı ile raflarda yerini aldı.
Dayatılan toplumsal kodların kadınları, anneleri sıkıştırdığı cendereyi, “Analığı siz ne bilirsiniz?” mottosuyla aşan Ceylan Taş, Birceylan isimli İnstagram hesabında ve blogunda paylaştığı yazılarla kendine kısa zamanda kalabalık bir takipçi kitlesi edinmişti.
Ceylan Taş, kasiyerlikle başlayan kariyerini, mutfak tezgâhından sosyal medya fenomenliğine uzanan hikâyesini “İki çocukla bir şekilde sıkıştığım o küçük kutunun içinde zamanla farkettim ki, yapabildiğim en iyi iş çocukları doyurup beyaz tişörtteki inatçı nar ve çimen lekesini çıkarmak olduğu sürece, ben hiç tamamlanamayacağım. Büyük bir kısmım anne olsa da, geriye kalan beni görmezden gelemiyorum çünkü. O noktada işte, bir boşluğa konuşur gibi sürekli yazmaya başladım. Yazdıkça hafiflediğimi hissedince de, halkayı genişletip işe başka bir şekilde asıldım. Sonuç olarak, çocuklar uyudukça yazıp biriktirdiklerim bir kitaba dönüştü,” sözleriyle ifade ediyor.
